Reklam

gelecek partisi

DEDEMLİ KÖYÜ YÖRESEL OYUNLARIMIZ
  (ALAMAN TAŞI OYUNU)
Cennet vatan Anadolu, güzel ülkemiz Türkiye coğrafi  konumu, tarihi derinliği ,  medeniyeti  ve insani değerlerinin en yücesini her yöresinde barındırmaktadır.
Bu güzel ülkemizin güzellikleri içerisinde insanlarımız sosyal yaşamları içerisindeki çevre şartlarının zaman ,  mekan ve kendi ekonomik ve sosyal yapı durumlarına göre eğlence ve birbirleri ile kaynaşma  amaçlı kendi bulundukları yöreye has çeşitli oyunlar oluşturmuşlar…
Bir nimettir dediğimiz teknolojik gelişmeler insanlarımıza getirdiği birçok kolaylık ve renkli yaşam silsilesi gibi algıladığımız bu durum Ne acıdır. Zira özellikle  sanal güzellik olan bu teknolojik gelişmeler beraberinde insani, vijdani  sosyal ,kültürel ve çevresel zenginliklerimizi beraberinde alıp gitmesi acı verici bir durumdur..
Bu bağlamda şunu arz etmek isterim ki ‘’Gitmesek de Görmesek de O Köy Bizim Köyümüzdür ‘’ sözündeki  sahiplenme  misali bu teknolojik gelişmeler geçmişteki güzelliklerimizi yaşatmaya engel ise de en azından hatırlamamıza bari engel değildir.
Bu sebeple şahsım da köyümüz Dedemlide yıllar önceleri eğlence ve kaynaşma amaçlı oynanan  ve içinde bulunduğumuz zaman içerisinde unutulmaya yüz tutmuş bir kaç yöresel oyunlarımızı bilen,hatırlayan hatta bire bir oynayan hemşehrilerimizden  derlemeye gayret ettim..
ALAMAN TAŞI OYUNU :  Bu oyun Dedemli köyü yaylalarında çok oynanan özellikle yağlıpınar yaylamızın fiziki durumu düz ve çimlerle kaplı olması sebebiyle burada daha yaygın oynanırdı.
yayla sakinleri akşam yemeğini yedikten sonra eğlence amaçlı yayla yazısı dediğimiz düz ve çimli olan yayla meydanına gelip bir ateş yakarlar ve ateşin içerisine birkaç adet patates büyüklüğünde taş korlar ve taşlar tamamen ısınmaya bırakılır. O alana gelen gençler her kaç kişi ise iki grup hali oluştururlar .mesela  A Grubu ve B Grubu gibi, bu  gurubun dışında bir ayrı görevli kişi olur , bu kişiye  taş atancı denir.  Taş atancı yanan ateşin yanında durur ve ateş içine ısıtmak için atılan taşların görevini icra etmekle görevlidir… A Grubundaki kişiler ateşin sağ tarafına,B Grubundaki kişiler sol tarafına durular,taş atancı görevlide ateşin yanında yer alır ve oyun başlar.taş atancı bir maşa yardımıyla ısınan taştan bir tane alır ve yayla yazısı dediğimiz çimli düz arazinde doğu istikametine 30 – 40 metre mesafeye atar ve aynı şekilde diğer bir taşı da batı istikamete atar.ve gruplara haydi marş - marş der ve her iki guruptaki kişiler kendi istikametlerine atılan bu sıcak taşı en kısa zamanda bulma yarışına girerler.bu arada yayla meydanı zifiri karanlık sadece orada yanan ateşin verdiği kısmi ışıktan ne yararlanılabiliyorsa o kadar,bu şartlarda taşı ancak o çimli yazıdaki diğer taşları elle  dokunma yöntemiyle bulmak ve sıcak taşı bulmak kaçınılmaz oluyor,bu sebeple meydanda yanan ateşin verdiği yansımalara takılan ne görürlerse elleriyle avuçlarlar.tabi ki bu arada yerde sadece diğer taşların haricinde yayla yazısı olurda yayadaki otlak hayvanların özellikle eşek ve sığırların dışkılarının olmaması düşünülemez..bu arama esnasında artık her iki guruptaki kişilerin şansına  …Neyse bir şekilde gruplardan biri taşı en önce bulmuştur, artık ceza ve hediye zamanıdır, kaybedenler o gün oyun bahsinde gönül esasına dayalı ortaya ne konmuşsa. Kaybeden gruba Genellikle kazanan taraftaki kişiler’’ sırtınızda bizi evlerimize kadar götüreceksiniz’’, yada çeşitli hayvan taklitleri yaptırırlarmış..
27.09.2016 Metin BİLGİLİ Dedemli  İhsan AĞARTAN  Abimizle kahve sohbetimizden derleme…
KÖŞE TAŞI OYUNU
Köşe taşı oyunu  köyümüz evlerinin mimari yapısında genellikle evler yontma taşlardan yapılıdır ve köyümüz mıntıkasındaki taşların oldukça sert yapılı olması taşa düzgün şekil verilmesini zorlaştırır.
Bu sebeple duvar yapısındaki taşlar pek düz zemine sahip olmaz. Ancak ev yapılarında en düzgün ve geniş boyutlu taşları evin duvar köşelerinde kullanılırdı. Bu sebepledir ki köşe tabiri kullanılır.
Elerin köşe taşlarına çarparak oynanan bir oyun olduğu için ismini buradan almıştır.
Bu oyunumuz en az iki veya daha fazla kişiyle oynanan bir oyundur.
Oyun diyelim ki 3 kişi ile oynanıyorsa her üç kişinin elinde bir meta parçası ve ya farklı renklerde taş parçası olur. Kişilerden bir tanesi elindeki taş veya metal parçayı  evin duvarında bulunan geniş ve yüzeyi düzgün olan (köşe taşı) taşa çarparak aksi yöne serpmesini sağlar ve parça birkaç metre geriye düşer, devreye diğer oyuncular  girer ve o da elindeki  her ne ise onu taşa çarparlar ve ilk çarpan kişinin çarptığı maddeye bir el karşı mesafe yakınlıkta yaklaştıran kazanmış olur, diğer oyuncu yaklaştıramamış ise en fazla 5 defa daha deneme şansı verilir ,  köşe taşına elindeki maddeyi çarparak yaklaştırmasını sağlar,taşı bu deneme aşamasında yaklaştırmış ise o da kazanmış olur.bu arada ilk atan kişi  devreye girer ve önceki kendine ait olan çarptığı maddeyi alır ve yerde bulunan diğer maddelerden bir tanesine bir karış yaklaştırma amacıyla yine en fazla 5 defa deneme hakkıyla dener. Yaklaştırmış ise  cezadan kurtulur yaklaştıramamışsa önceden belirlenen ceza kesilir.yani ilk beş atışta yerdeki materyale yaklaştıramayan her kimse cezasını anında çeker..
27.09.2016 Metin BİLGİLİ Dedemli  Hüsnü  AĞARTAN  Abimizle kahve sohbetimizden derleme…
HIMBIL OYUNU
Oyun üç veya daha fazla kişi ile oynanılan bir oyundur.
Her oyuncu için üçer adet mini kağıt  parçası hazırlanır diyelim ki dört oyuncu var, on iki adet mini kağıt  kağıtlardan üç tanesine  A , diğer üç tanesine B, diğer üç tanesine C ve son üç tanesine de D harfi yazılır  kağıtlar katlanıp karıştırılır ve ortaya konu her oyuncu dönüşümlü olarak ortadan bire bire olmak üzere üç tane alır.Artık her oyuncunun elinde  üç adet kağıt vardır.oyuncular ellerindeki kağıtları açıp bakar,hangisinin elindeki kağıtlardan üç tanesi aynı harf ile eşleşmişse elini yere vurarak ‘’HIMBI’’ der ve oyunu kazanmış olur,Eğer hiç birisinin elindeki kağıtlar aynı harflerle eşleşmiyor ise içlerinden bir kişi elindeki kağıdın bir tanesini  sağ tarafındaki kişiye verir kağıdı alan kişideki kağıt artık dört adettir eğer üç tanesi aynı harflerle eşleşmişse farklı har olan kağıdı o da sağındaki kişiye verir ve elini yere vurarak ‘’ HIMBIL’’ der ve oyun kazanır,oyun bu dönüşüm şeklinde devam eder.kazanan kişi kaybedenlere anlık ceza verir.bu ceza usulleri zaten önceden belirlenmiştir,
Cezalar genellikle avuç ayalarına sopa ile vurmak veya şarkı türkü veya çeşitli hayvan taklitleri yaptırma şeklinde olur.
03.10.2016 Metin BİLGİLİ Dedemli  


KAZIK OYUNU
Oyun iki veya daha fazla kişiyle oynanılan bir oyundur.
Oyun oyu ev dışından genellikle kış mevsiminde kısmen sıkışmış veya donmuş kar üzerinde veya çamur halindeki toprak zeminde oynanan bir oyundur.
Oyun malzemesi için köyümüzde yaygın olarak bulunan meşe  ağacı dallarından otuz kırk santim uzunluğundaki dalların bir ucunu sivreltirler, meşe ağacı sert olduğu için özellikle tercih edilir, bu dallardan her oyuncu kendisi için dilediği kadar sayıda yapabilirler.
Artık elinde uç kısmı sivri şekilde bulunan bu dal parçaları kazık dediğimiz oyun aparatıdır ve oyuncular arasında elindeki kazığı yerdeki kar veya çamurlu alana ilk saplayacak kişiyi belirlemek için oyunculardan birisi bir tekerlemeyi bir kişiden başlayarak her bir oyuncuya parmak işareti yaparak heceleyerek tekerlemeyi hızlıca sayar ( e- ne- me – ne – en - giş –leme  , la- le- se- nin- gül – be - nim , o – yun se - nin )ve tekerlemenin son telaffuzu olan ’ nin ‘   kelimesi hangi oyuncuda bitmişse yani o  oyuncu elindeki kazığın bir tanesini oyun yerine saplar,devamında o oyuncunun sağındaki eline bir kazık alır ve önceki kazık saplayan oyuncunun sapladığı kazığı yerden çıkarma adına istediği eğim atışı ile kazığa çarptırarak çıkarma adına saplar,şayet kazık çıkmışsa o çıkan kazık artık onudur.Devamında diğer oyuncu aynı şekilde onun sapladığı kazığı yerden çıkarma adına yere saplar.hatta diyelim ki ilk iki kişini  yere sapladığı kazığı bir birine bir etki etmemişse üçüncü kazık saplayıcı her ikisini de yerden çıkartabilirse iki kazık sahibi birden olur..bu kazanıma ütme ismi verilirdi.
03.10.2016 Metin BİLGİLİ Dedemli  

Blogger tarafından desteklenmektedir.